Miguel De Saavedra Cervantes DON KISOT - PowerPoint PPT Presentation

1 / 30
About This Presentation
Title:

Miguel De Saavedra Cervantes DON KISOT

Description:

Miguel De Saavedra Cervantes DON K OT spanyol yazar olan Cervantes soylu ama yoksul bir cerrah n o lu olan Miguel de Cervantes Saavedra, ok gen ya ta ... – PowerPoint PPT presentation

Number of Views:275
Avg rating:3.0/5.0
Slides: 31
Provided by: egitimErc
Category:

less

Transcript and Presenter's Notes

Title: Miguel De Saavedra Cervantes DON KISOT


1
Miguel De Saavedra Cervantes DON KISOT
2
  • Ispanyol yazari olan Cervantes soylu ama yoksul
    bir cerrahin oglu olan Miguel de Cervantes
    Saavedra, çok genç yasta siirler yazmaya basladi.
    1596 yilinin sonlarina dogru, oda hizmetkâri
    oldugu Ispanyadaki Papalik elçisi Italyan
    kardinal Acquavivayla Romaya gitti.

3
  • 1570 yilinda don juan de Austrianin ordusuna
    yazildi. Inebahti deniz savasinda yaralaninca sol
    elini kullanamaz hale geldi. Birçok savasa daha
    katildiktan sonra Italyaya döndü, ispanyaya
    giderken yolda korsanlarin eline düsüp,
    kardesiyle birlikte köle olarak Cezayire
    götürüldü.

4
  • Rahiplerin kurtulmalik ödemeleri üstüne serbest
    kalarak ispanyaya döndü ve evlendi. Ertesi yil La
    Galatea adli pastoralinin ilk bölümünü yayimladi
    ama yoksulluktan kurtulamadi. Yenilmez Armadanin
    araç gereç aldigi sirada Endülüste erzak
    görevlisi oldu. Bu arada Novelas Ejemplaresin
    (Örnek Öyküler) bir kaçini yazdi.

5
  • 1605 Ocaginda Don Kisotun ilk bölümünün
    yayimlanmasinin ardindan, Örnek Öyküler ve Ocho
    Comedias adli güldürü dizisini, Parnossosa
    Yolculuku yayimladi. Don Kisotun ikinci
    bölümünü yayimladiktan birkaç ay sonra
    hastalanarak öldü.

6
(No Transcript)
7
  • Dünya çapinda ününü Don Kisot adli yapiti
    sayesinde kazanmistir. Sövalye romanlarinin
    sonunu vurgulayan parodinin ötesinde, bütün
    insanligin ince, derin ve zekice bir tablosunun
    çizildigi bu romanda planin birliginin
    serüvenlerinin sasirtici çesitliliginin
    vurguladigi yaratici güçlü Don Kisot, Walter
    Scottun deyimiyle Insan Ruhunun Basyapitlarindan
    Biridir.

8
  • Don Kisot ile Sanço Panzanin ölümsüz tipleri
    karsitliklariyla insanin iki yönünü simgeler.
    Ayrica, romandaki bütün tipler, ne kadar önemsiz
    olurlarsa olsunlar, bu iki temel figür karsisinda
    silik kalmazlar. Söz konusu gerçeklik ve dogallik
    yetenegi, Cervantesin bir yalinlik, canlilik ve
    nükte örnegi gibi cömertçe yaydigi konusmalarda
    da görülür.

9
  • Bu elestirili yapit hiçbir zaman karamsar ya da
    iç karartici degildir. Tersine çok içten bir nese
    havasi vardir. Yayimlandiginda büyük bir basari
    kazanan ve Ispanyada on iki bir örnek satilan
    Don Kisot, birçok dile çevrilmesine karsin, bir
    kenarda unutulmus ve ancak 18. yüzyilda yeniden
    kesfedilerek yeni çevirileri yapilmistir.

10
(No Transcript)
11
Don Kisot Özeti
  • Bati toplumunda çürümek üzere olan sövalyeligi,
    alayli bir dille elestiren bir romandir. Hayal
    ile gerçegin genellikle iç içe anlatildigi
    romanda komik pek çok öge bulunur. Hikayeden
    romana geçisin ilk adimi kabul edilmektedir.

12
  • I. Bölümdeki Olaylar
  • Don Kisot, Italyada Mancha eyaletinde, küçük bir
    köyde yasamaktadir. Sürekli olarak sövalye
    hikâyeleri okuyan Don Kisot, zamanla dünyayi
    sövalye hikâyelerinde oldugu gibi görmeye baslar.
    Eski çaglardaki sövalyeligin canlandirilmasi
    gerektigine inanir. Bir gün, aklini iyice
    yitirir, kendisini son seyyar sövalye zanneder.
    Evindeki eski, pasli zirhlari, kiliçlari kusanir.
    Ezilen halki kurtarmak için çok mükemmel
    zannettigi siska atina binerek yollara düser.
    Kendisine bir de aristokrat bir sevgili
    bulmalidir. Yolda rastladigi çirkin bir köylü
    kizini çok güzel ve soylu olarak görür ve
    kendisine sevgili olarak seçer.

13
  • Artik tek istedigi sey, ona resmi sövalyelik
    unvani verilmesidir. Bunun Için de basarilar
    kazanmak zorundadir.Yolda bir hana rastlar. Hani
    sato sanmaktadir. Hanin (satonun) sahibini lord
    olarak görür, kendisini sövalye yapmasini ister.
    Hanin sahibi, onun zararsiz bir deli oldugunu
    anlar, lordmus gibi rol yapar. Don Kisot, resmi
    olarak sövalye unvanini aldigina inanarak
    gururla köyüne döner. Yolda, Sancho ile
    karsilasir. Ona büyük bir servet vaat ederek
    usagi olmasini teklif eder. Sonra tacirlerle
    karsilasir. Onlara sevgilisi Dulcineanin çok
    güzel bir kiz olduguna inandirmaya çalisir. Onlar
    da Don Kisotu döverler.Don Kisot, bu sefer
    yolda yel degirmenlerini insanlara kötülük yapan
    devler sanir. Onlara saldirinca, yaralanir. Yine
    akli basina gelmez.

14
  • Sancho, durumu anlatsa da gerçegi görmez.
    Kafasindaki hayale inanir. Bundan sonra koyun
    sürülerini birbirine saldiran iki ordu olarak
    görür. Zayif olanlara yardim etmeye karar verir.
    Koyunlarina saldirildigini gören çoban, Don
    Kisotu döver. Bir baska seferde de Don Kisot
    kaldiklari bir handaki saraplari kan zannederek
    siselere saldirir. Ona gerçekler gösterildigi
    zaman kabullenmez. Büyücülerin onlara öyle
    gösterdigini, onlari kandirdigini söyler.
    Gerçegin aciligina katlanamaz. Baslarindan buna
    benzer pek çok olay geçtikten sonra, köy papazi
    ve berberi Don Kisotu korumak isterler. Onu bir
    kafese koyarak evlerine götürürler.
    Iyilestirmeye çalisirlar.

15
  • II. Bölümdeki Olaylar
  • Don Kisot bir süre sonra yine Sancho ile yola
    koyulur. Sevgilisi Dulcineayi bulmak
    istemektedir. Sancho onu kandirarak ilk
    gördükleri köylü kizinin Dulcinea oldugunu
    söyler. Yolda pek çok maceradan sonra Dük ve
    Düsesin evine varirlar. Dük ve Düses, Don
    Kisota oyun oynarlar. Don Kisota sövalye gibi
    davranirlar, yardima ihtiyaci olan kisiler için
    ondan yardim etmesini isterler. Oyun tam bir
    komediye dönüsür. Dük, Sanchoya bir ada verir.
    Ada, civar köylerden biridir. Köy halkina
    Sanchonun vali oldugunu söylerler.

16
  • On iki günden sonra, Sancho isi birakir. Daha
    sonra Don Kisot, Sanson Carrasco ile düello
    yapar. Kazanan, digerinin istegini yerine
    getirecektir. Sanson kazanir. Don Kisota evine
    dönmesini ve silah tasimamasini emreder. Don
    Kisot da her seyden elini çeker ve köyünde tabii
    bir hayata döner. Ancak hastalanir. Akli basina
    gelir. Tekrar eski Alonso olmustur. Sanchonun
    onu yine kandirmasina müsade etmez, artik tüm
    hayallerinden vazgeçmistir. Bütün malini
    fakirlere miras olarak birakarak ölür.

17
Don Kisot Kahramanlari (Kisileri)
  • Don Kisot Don Kisotu takma ad olarak
    kullanmaktadir. Asil adi Alonsodur. Eserin ana
    kahramanidir. Zayif, yasli bir adamdir. Hayalci
    ve saf bir mizaci vardir. Kendisini son sövalye
    olarak görmektedir.
  • Dük ve Düses Don Kisotun ev sahipleridir.
    Alayci, firsatçi kisilerdir.
  • Sancho Panza Siradan bir köylüdür. Don Kisot onu
    usak olarak kullanir. Saf, ayni zamanda realist,
    kurnaz, basit bir adamdir.

18
  • Juana Panza Sanchönun karisidir. Basit bir köylü
    kadinidir.
  • Pcro Perez Köyün papazidir. 
  • Master Nicholas Köyün berberidir.
  • Sanson Carrasco Salamanca Üniversitesinde
    okuyan bekâr, kaba espriler yapan bir gençtir.
  • Dulcinea del Toboso Kendisini sövalye sanan Don
    Kisot, sövalyelerin bir sevgilisinin olmasi
    gerektigini düsünür. Siradan, sisman bir köylü
    kizi olan Aldonzoya Dulcinea del Toboso takma
    adini verir. Onu aristokrat bir ailenin güzel
    kizi olarak düsünür.

19
Cervantesin Yasama Dair Görüsleri
  • Kötü hareketler, ne kadar yerden aniden biten
    bitkilere benzese de, gene de insan onlardan
    kolayca bir çok seyler ögrenebilir.
  • Yasamak ve ögrenmek güzel seylerdir.
  • Ask, herkesi esit kilar.
  • Askin gözlükleri öyle pembedir ki, bakiri altin,
    yoklugu varlik, gözdeki çapagi inci gibi
    gösterir.

20
  • At, sahibine göre kisner.
  • Bal, esegin agzi için degildir.
  • Kuru pantolon ile balik tutulmaz.
  • Borcunu ödememek karariyla alisveris yapan için,
    fiyatin önemi yoktur.
  • Herkesin kendine göre birtakim dertleri vardir,
    ama bu kiminde gramladir, kiminde kiloyla.

21
  • Dost mu dedin? Kulaga kaçan piredir o.
  • Fakirlik, askin büyük düsmanidir.
  • En büyük felaket ölümdür.
  • Bir kapi kapanirken, öteki açilir.
  • Siddetli firtinanin arkasindan sükunet gelir.
  • Dürüst bir kadinin güzelligi atese benzer
    Yaklasmayana hiç bir zarari dokunmaz.

22
  • Ask ne ile beslenir? Iltifat ile.
  • Asagilik insanlara iyilik etmek, denize su
    tasimaya benzer.
  • Önüne kötülük etme firsati çikmamis kisiye,
    iyiliginden ötürü tesekkür edilebilir mi?
  • Eldeki serçe, uçan turnadan iyidir.
  • Bütün acilar azalir, yeter ki ekmegin olsun.
  • Açlik, dünyanin en güzel salçasidir.

23
  • Iyi bir agaca sarilan gölgesiz kalmaz.
  • Zamanin unutturamayacagi ani, ölümün
    dindiremeyecegi aci yoktur.
  • Askerler için barut kokusu, lavanta kokusundan
    üstündür.
  • Bütün acilara dayanilir, yeter ki ekmegin olsun.
  • Tecrübe bilginin anasidir.

24

  • Serefim yasamimdan daha degerlidir.
  • Arkadas ugrunda ölmek kolay,fakat ugrunda
    ölünecek arkadas bulmak zordur.
  • Zengin dullar bir gözleriyle aglarlar, ötekini
    kirparlar.
  • Insan egitimle dogmaz, ama egitimle yasar.

25
(No Transcript)
26
Eserleri
  • Roman La Galatea (1585), Persiles ile
    Sigismunda'nin Acilari (Los Trabajos de Persiles
    y Sigismunda, 1617)

27
  • Öyküler Özgür Ruhlu Asiklar (El amante liberel),
    Rincocerete ile Cortadillo (Rincocerete y
    Cortadillo), Ispanyollar Ingiltere'de (La
    espanola Inglesa), Yüksek Icazet (El licenciado
    vidriera)

28
  • Oyunlari Cezayir'de Sürgün (El trato de Argel,
    1582), Cezayir Mahkumlari (Las banos de Argel,
    1582), La Numancia (1584), Cesur Ispanyol (El
    gallardo Espanol, 1615), Büyük Sultan (La gran
    Sultana, 1615), Kiskançlik Evi (La casa de los
    celos, 1615), Ask Dehlizi (El laberinto de amor,
    1615), Pedro de Urdemala (1615), Salamanca
    Mahzenleri (La cueva de Salamanca, 1615), Kiskanç
    Yasli Adam (El viejo celoso, 1615), Uyanik
    Nöbetçiler (La guarda ciudadosa, 1615)

29
  • Deneme/Elestiri Parnaso'ya Yolculuk (El Viaje
    del Parnaso, 1515)
  • En önemli eseri Don Kisottur.

30
Hazirlayan Nuray DURUKAN
Write a Comment
User Comments (0)
About PowerShow.com