Otizm Nedir - PowerPoint PPT Presentation

1 / 62
About This Presentation
Title:

Otizm Nedir

Description:

Otizm Nedir Otizm ileti im ve sosyal geli im alanlar ndaki k s tl l kla seyreden ve ocu un geli imini nemli derecede olumsuz etkileyen bir bozukluktur. – PowerPoint PPT presentation

Number of Views:169
Avg rating:3.0/5.0
Slides: 63
Provided by: tek53
Category:
Tags: dada | nedir | otizm

less

Transcript and Presenter's Notes

Title: Otizm Nedir


1
Otizm Nedir
  • Otizm iletisim ve sosyal gelisim alanlarindaki
    kisitlilikla seyreden ve çocugun gelisimini
    önemli derecede olumsuz etkileyen bir
    bozukluktur. Dogustan gelen bir bozukluk olmasina
    ragmen, belirtiler bebeklik ve erken çocukluk
    döneminde belirmeye baslar. Konusmanin gecikmesi
    veya gelismemesi, ilgi alanlarinda sinirlilik,
    insanlar ile iliski kurma yerine cansiz
    nesnelerle ilgilenme, oyuna ilgi duymama,
    yasitlariyla oyun oynamama ve tekrar edici
    basmakalip davranislarda bulunma gibi özellikler
    ile kendini gösterir

2
Otistik çocuklarda normalden sapan davranislar 4
grupta toplanir.
  • 1.Sosyal etkilesimde yetersizlikGözlerinize
    bakmazlar, Kayitsizdirlar, Ismi ile
    çagrildiginda çogu kez aldirmazlar, Duymuyormus
    gibi davranirlar, Yasitlari ile oyun oynamazlar
    Tek baslarina kalirlar,

3
  • Baskalarinin duygularini ve düsüncelerini
    anlamakta güçlük çekerler ya da uygunIletisimde
    ve oyunda yetersizlikKonusma gecikir, dil
    gelisimi geride kalir,Konusmayi bir iletisim
    amaci ya da araci olarak kullanmazlar Beden
    dilini kullanmada ya da anlamada zorlanirlar
    Oyuna ve oyuncaga ilgisiz kalirlar Rol
    yapmazlar, hayali oyunlari yoktur.

4
  • 3. Takintilar Nesne takintilari vardir,
    herhangi bir nesneyi özellikle sert nesneleri
    ellerinde tutarlar, tasirlar. Çevirerek,
    döndürerek izlerler ya da koklarlar El çirpma,
    sallama, sallanma, kosma, dönme gibi yineleyen
    davranislari vardir, Sadece bir ya da birkaç
    kisitli konu ile ilgilenirler, Günlük yasamda
    belli isleri, belli sekillerde yapma konusunda
    asiri israr ederler . Düzen degisikliklerine ya
    da aksamalara karsi asiri tepkide bulunurlar.
    Genellikle degisime direnç gösterirler .
    Aynilikta israrlari vardir

5
  • Diger belirtiler Görme, isitme, tat, koku ya da
    dokunma duyularinin bazilarinda ya da tümünde
    asiri duyarlik gösterirler, Aciya karsi
    duyarsizdirlar. Düstüklerinde, yaralandiklarinda
    caninin yandigina iliskin tepki göstermezler,
    Asiri hareketlilik ya da hareketsizlik
    gösterirler, Tehlikeler karsisinda
    duyarsizdirlar. Bu belirtilerin birkaçi ya da
    çogu bir arada gözlenebilir

6
Otistik çocuklarda dikkat edilmesi gerekenler
  • Otistik çocugu olan aileler için en önemli soru,
    kendilerini nelerin bekledigi ve çocuklarini
    ileride nasil olacagidir. Özellikle çok erken
    yaslardaki duruma bakip çocugun ileride hangi
    noktaya gelecegini ve nasil bir gelisim
    gösterecegini kestirmek zordur. Aileler
    çocuklarinin öncelikli olarak konusup
    konusamayacagini sonra, okula gidip
    gidemeyecegini giderse ne tür güçlüklerle
    karsilasacaklarini bilmek isterler. Çocugun
    içinde bulundugu durumun erken fark edilmesi ve
    egitim aldigi sürece çocugun izlenmesi, güçlü ve
    zayif taraflarinin ortaya çikarilmasi aileye ve
    egitimciye yol gösterir. Otizmde ilerisi için
    umudu artiran etkenlerden birincisi erken tanidir

7
  • Çocugun yasi ve gereksinimi göz önüne alinarak
    bireysel tedavi uygulanmalidir.

8
  • Otistik çocuklarin kendi haline birakilmamasi
    gerekir. Bu nedenle belirli bir düzen içinde
    egitim ve ögretim olanaklarindan yararlanmasi
    saglanmalidir.

9
  • Otistik çocugun gelisimini etkileyen bir diger
    faktör de çocugun için de bulundugu çevredir.
    Otistik çocuklarin da tüm çocuklar gibi bol
    uyarana gereksinimleri vardir. Çocugun uyaranlari
    kabul derecesine göre çevresi düzenlenmelidir.
    Çocuga ? dokunmak ? onunla konusmak ?
    çevresinde olup biteni onun anlayabilecegi gibi
    sade bir dille ona anlatmak, yasadiklarini,
    birlikte geçirdikleri anlari çocuga anlatmak, ?
    masal ve hikaye okumak, ? resimli kitaplara
    bakmak ve ? günlük kullanim alani içindeki
    esyalarin adini, islevini ögretmek önemlidir.
    Oyun alani, oyuncaklar, yasitlariyla birlikte
    olma, sosyal yasamin bir parçasi olma çocugun
    gelisimini hizlandirir.

10
  • Otistik çocuklarla ilgilenirken birinci adim
    çocukla iliski kurmaktir. Çocukla iliski
    kurarken, eger çocugun tercih ettigi bir iliski
    ya da oyun varsa, öncelikle onun seçilmesi ve
    sürdürülmesi gerekir. Çocugun iliski biçimi ya da
    oyunu tek düze olsa bile, bu oyun ya da iliski
    sekli, yetiskin tarafindan zaman içinde
    zenginlestirilebilir. Ancak otistik çocuklarin
    çogu iliski aramaz, kendi basina yineleyici
    davranislar yaparlar. Bu durum da anne babayi
    ümitsizlige düsürür ve çabuk pes etmelerine neden
    olabilir. Bu durumda iliski kurmanin çesitli
    yollari denenmeli ve pes etmeden uygun olan yol
    bulunmalidir. Genellikle her çocuk gidiklanma,
    hoplatma, kucakta yüz yüze oturarak sallanma ve
    sarki söyleme gibi oyuncaksiz oynanabilen
    oyunlardan keyif alir. Çocukla iliski kurmaya
    çalisirken ve oyunlar oynanirken - çocukla yüz
    yüze ve göz göze gelmeye çalisilmalidir -
    çocukla oynayan kisinin oyunlara keyifle ve
    içtenlikle katilmasi önemlidir. Mekanik ve ödev
    gibi yapilan oyunlara çocuklar da içtenlikle
    katilmazlar. Çabuk geri çekilirler.

11
  • Iliski kurma yollarindan bir digeri de, hayali
    oyunlarin gelistirilmesidir. Otizmi olan
    çocuklarin temel belirtilerinden bir tanesi de
    kendiliginden hayali oyuna baslamamalari ya da
    katilmamalaridir. Bu tür oyunlar için, evcilik
    oyuncaklari gibi hayali oyunlar oynayabilecegi
    oyuncaklar gerekir. Günlük yasamini
    anlayabilecegi ve anlamlandirabilecegi yeme
    yedirme, uyku, alisveris ve piknige gitme gibi
    oyunlarin oynanmasi yararlidir. Oynanan oyunlar
    çocugun ilgisini çekmiyormus gibi görünse bile
    oyun sürdürülmelidir. Oyuna ilgi çekebilmek için
    önce oyuncagin islevi gösterilir sonra çocugun
    yasantisiyla ilgili önemli olaylar
    oyunlastirilir. Bütün çocuklar için yemek yemek,
    yedirmek, uyumak ve uyutmak, banyo yapmak berbere
    gitmek, doktora gitme önemli olaylardir. Hayali
    oyunlar çocugun belleginin gelismesini, hayal
    kurmasini, olaylari akilda tutmasini saglar.
    Yasam olaylari, günlük yapilan faaliyetler kisa
    hayali oyun senaryolari haline getirilip, 2-3
    cümlelik oyunlar seklinde oynanabilir. Eger oyun
    çocugun ilgisini çekmediyse 4-5 dakika sürdürülür
    ve belirli sonuç bölümüyle sonlandirilir. Bu
    oyunlar esnasinda öncelikle çocugun ilgilendigi
    oyun üzerinden ve onu izleyerek oynamaya dikkat
    edilmelidir.

12
  • Etkinlikler çocugun gelisimsel düzeyine,
    dikkatini toplama süresine, bellek kapasitesine
    ve el becerisine uygun olmalidir. Çocugun gelisim
    düzeyinin üstündeki etkinlikler onu basarisiz
    hissettireceginden hevesini azaltacaktir.

13
  • Çocukla iliski kurulurken ve egitimde kullanilan
    dil çocugun düzeyine uygun olmalidir. Iletisim
    problemi olan çocuk için kisa ve net cümleler
    kullanmak önemlidir. ? Çocugun oyun ve egitim
    saatlerini tek ve uzun bir sürede yapmaktansa
    kisa sürelerde sik sik tekrar ekmekte yarar
    vardir. ? Çocuk ile konusurken onun göz
    seviyesine egilmek ve ona bakarak konusmak
    gerekir. ? Çocuktan bir sey yapmasi istenirken
    kisa ve net cümleler kullanilmalidir, örnegin
    buraya gel gibi ve vurgulanarak söylenmelidir.
    ? Çevrede çocugun dikkatini dagitacak uyaranlar
    olmamasina özen gösterilmelidir. ? Oyun
    kurulacak malzeme ile çocugun önceden serbestçe
    oynayip kesfetmesi çocugun oyuna merakini
    arttirir. ? Çocugun dikkatini toplamasini
    kolaylastirmak için abartili mimikler, tonlamalar
    yapmak etkili olacaktir. Iliski kurma asamasinda
    zorluk çekilen davranislar arasinda göz göze
    gelme adiyla çagrildiginda bakma, selamlasma,
    anlama, taklit, istekleri yerine getirme,
    farkindalik davranislari sayilabilir. Göz göze
    gelme ve adi söylendiginde bakma saglandiktan
    sonra, iliski kurma boyutunda çok önemli bir
    mesafe kaydedilmis

14
Otistik çocuklarin ögrenme özellikleri
  • Organizasyon Güçlügü otistik çocuk için
    organizasyon karmasik, birbiriyle baglantili ve
    soyut bir durumdur. Sistematik aliskanliklar ve
    çalisma rutini olusturulmasi bu güçlüklerin
    giderilmesinde etkili olur. Bu amaçla
    organizasyon güçlükleri için beceri kontrol
    listeleri hazirlanabilir. Görsel programlar ile
    çocuklara neyi tamamlamis olduklari bundan
    sonraki asamada yapilmasi gereken seylerin neler
    oldugu ve ne sekilde devam edilecegi gösterilmis
    olur.

15
  • Dikkatin Kolaylikla Dagilmasi otistik çocuklarin
    dikkatleri bir biçimde dagiliyor olsa da,
    dikkatlerini dagitan unsur çocuktan çocuga
    farklilik gösterir. Bu durumda çocugun dikkatini
    dagitan unsur belirlenmeli ve ona uygun bir çevre
    düzenlemesi yapilmalidir.

16
  • Otistik çocuklar yapmalari gereken islerin
    sirasini siklikla unuturlar. Siralamalar var olan
    iliskilerin fark edilmesini gerektirdiginden
    egitimci tarafindan genellikle göz ardi edilir.
    ? Genelleme güçlükleri yasarlar, belirli bir
    ortamda ögrendiklerini diger bir ortama
    aktarmakta güçlük yasarlar. Uygun genellemeler
    yapilabilmesi siralamalar için gereken ilkelerin
    anlasilmasini ve benzer durumlarda uygulanmasini
    gerektirir. Genelleme becerilerinin
    gelistirilmesi için anne babalarla uzmanlarin
    dayanisma içinde olmalari, benzer yaklasimlari
    benimsemeleri ve benzer becerilerin
    gelistirilmesine odaklanmalari gerekir.

17
Acaba otistik kisiler zihinlerini açmayan kisiler
midir?
  • Otizm duygusal bir bozukluk degil, az çok
    yetistirilme çevresine ve ev ortamina zihinlerini
    kapatan ve psikolojik bir hastaliktir. Bu
    demektir ki otistik çocuklarin zihinlerini kres
    ve egitim ile açtiramazsiniz. Su kesindir ki,
    bilgi girdisi ve bilgiyi isleme gibi dogustan
    gelen sorunlarindan dolayi, otistik çocuklar ile
    siradan yollarla iletisim kurmak bizim için
    zordur. Dil ögrenme zorlugu gibi onlarin dogustan
    gelen iletisim sorunlari onlari uygunsuz
    davranislara yöneltir, ama bu uygunsuz
    davranislar bizim tutumlarimizin sonucudur.
    Örnegin, bebeklik çaginda çocuklarin konusmamasi
    hakkinda saga sola danisip aldiginiz tavsiye
    üzerine çocugu konusmaya çok zorlamak, onun daha
    çok kafasinin karisarak dilinizi anlamamasina
    sebep olur. Mesela dilini bilmediginiz yabanci
    bir ülkeye gittiginizi düsünün. Yabancilar size
    hizli ve bagirarak konusuyor. Iste otistik
    çocuklar için de bu yabancilar biz büyükler
    olabiliriz.

18
. Ailelere ve uzman otistik çocuk egitimcilerine
söylenecek iki önemli sey vardir.
  • 1- Otistik çocuklari daha kolay anlamak için
    iletisim araçlari yapmak zorundayiz.
  • Bir çok otistik çocuk görsel bilgiden
    etkilenirler.Bu onlarin görerek düsündüklerini
    gösterir. Sizin görsel örnekler göstermeniz
    önemlidir. Bunun yeterliligi otistik çocugun
    görsel gücünün karakterine baglidir. Resim gibi
    araçlarin otistik çocuklarin konusma islevini
    gelistirdigi hakkinda bir çok arastirmalar vardir.

19
  • 2-Otistik çocuklarin iletisim becerilerini
    gelistirmek zorundayiz.
  • Ilk islerimizden biri konu ögrenme dir. Çünkü
    daha çok animsama kabiliyeti gelistirmek daha çok
    iletisim becerisi gelisimini saglar. Örnek
    olarak, renk, sekil vs. ögreniminden sonra Dada,
    panik duygusu olmadan, duygularina öncekinden
    daha çok hakim oldu. Dadanin, dünyasini aklinda
    düzenlemis oldugunu anlayabiliyorduk. Dadaya
    çesitli deneyimler de verdik. Hem konu ögrenimi
    hem de bos zaman etkinligi olarak resim yapma,
    paten kayma vs. gibi çesitli deneyimlerin
    isbirligiyle yürüyecegini görüyoruz.
  • Bireysel olarak, çocuklarin gereksinimleri
    hakkinda düsünün.

20
Otistik Çocuklar için Sesle Dikkat Toplama
Noktalari
  • Otistik çocuklar dil güçlügü çekerler. Çok kelime
    bilseler bile, cümleleri düzenlemek onlar için
    hala güçtür. Belki de bu sebeple konusmalari
    anlamak onlar için zordur. Sonuç olarak, onlarin
    kolaylikla anlamalarini saglayacak yolu bulmak
    zorundayiz.
  • Bunun içinde,

21
  • Açik ve Kisa Cümleler
  • Örnegin,odayi kirlettiklerinde asagidaki
    cümleleri kullanmamalisiniz. Odaya çöp
    atmamalisin. Oda kirleniyor. Bundan herkes nefret
    eder, bunun için çöpleri topla ve temizce çöpe
    at. Bu uzun ve kibar cümleleri otistik
    çocuklarin anlamasi çok zordur. Dahasi ,otistik
    çocuklarin herkesin kim oldugunu nefret
    etmenin ne oldugunu anlamalari zordur. Bu
    durumda çöpleri topla demek otistik çocugun
    anlamasi için kolay ve basittir ve de temizce
    kelimesi de onlar için zor bir kelimedir. Otistik
    çocuklarin soyut kelimeleri anlamasi çok güçtür.
    Öyleyse otistik çocuklara bunu nasil anlatalim?
    Daha somut bir biçimde açiklamaliyiz. Mesela,
    Çöpe at. Otistik bir çocuga çöpleri çöpe atma
    yi bir resimle göstermek iyi bir yoldur

22
Olumlu cümleler kullanin () uygun olmayan ifade
(?)Uygun ifade
  • Kapiyi kapatmadan odaya giriyor.
  • Kapiyi açik birakma. ()
  • Kapiyi kapat.( ?)
  • Elisi dersinde kili atiyor.
  • Kili atma. () Kili siraya koy. (?)
  • Tuvaletten sonra pantolonunu çekmeden sinifa
    geliyor.
  • Böyle yapilmaz, çok ayip. ()
  • Pantolonunu çek. (?)

23
Istemediginiz seyleri () ile gösterin
  • Su ile oynamayi seven bir çok otistik çocuk
    vardir. Dada beklenmedik bir sekilde muslugu
    kapatip bizi kizdirdi. Azarlamanin faydasi
    olmadi. O anda oynamayi kesti ama sonra yine
    yapti. Muslugun üzerine Dokunma yazan ve büyük
    kirmizi bir bulunan bir kart koymak fayda
    sagladi. Yasaklama karti azarlamaktan daha
    iyidir. Dada karti okuyarak uslandi. Suyla
    oynamaya gelince, biz Dadanin suyla oynama
    istegini ev islerine yönlendirdik. Mesela yemek
    pisirmek ve bulasik yikamak gibi. Dada basarma
    duygusunu hissediyor gibi görünüyor, çünkü ona
    övgüler yagdiriyoruz.

24
Beklenti Gereksinimleri
  • Otistik çocuklarin zaman kavramini anlamalari
    zordur. Otistik çocuklar belirsiz zaman akisini
    iyi algilayamazlar. Gelecek her zaman umutlari
    kapsar, öte taraftan gelecek bilinmeyendir ve bir
    çok endiseyi de beraberinde getirir. Biz bir sey
    yapmadan önce aklimizda canlandiririz.
    Deneyimlerden elde ettigimiz ipuçlariyla,
    olabilecekleri tahmin ederek hareket edebiliriz.
    Otistik çocuklar gelecegi öngöremezler. Otistik
    çocuklar kavrami anlamakta iyi degildirler, bu
    sebeple toplundaki neden-sonuç iliskisini
    anlayamazlar. Otistik çocuklar bazen iyi, bazen
    kötü mü gittiklerini algilayamazlar. Neticeyi
    bilmek onlari rahatlatir. Böylece ayni kaliptaki
    davranislari yapmak isterler.

25
Iyi Davranislar Kazandirmak
  • Çocuk büyütürken onlari azarlamamak bizim için
    zordur. Bazen tehlikelerden kendilerini
    korumalari için onlari uyarmak zorundayiz.
    Otistik çocuklarin iletisim ve sosyal gelisim
    sorunlari vardir. Kelimelerin anlamlarini,
    toplundaki neden-sonuç iliskisini anlayamazlar.
    Onlarin duyumlarina göre davranislarini
    degistirmeleri çok zordur. Iyi derecede konusma
    diliyle iletisim kuran otistik çocukta bile bu
    böyledir. Yetistirmek için bize göre iyi
    davranislar kazandirmak gereklidir.

26
Dünyamizda çok fazla Bunu yapma kelimeleri
vardir Sen beni hiç anlamiyorsun. () Hiç
yapmadigini söyledin()
  • . Otistik çocuklar sözlü dili kendi zihinlerinde
    görsel dile çevirerek sesleri anlarlar. Otistik
    çocuklar yüksek sesten son derece rahatsiz
    olabilirler. Bir düsünsenize, bunu yapma,
    yanlis yol, X gibi dönütleri tekrar tekrar
    gözünüzün önüne getiriyorsunuz, hem de gürültülü
    bir sesle. Otistik çocuklari sadece ölümcül bir
    kazayi önlemek veya ahlaki bir yasaklama
    durumunda yüksek sesle uyarabilirsiniz. Nadir
    durumlarda yüksek sesle uyarmak onlarin
    anlamalari için etkili olacaktir.

27
  • Otistik çocuklara somut örnekler vermeliyiz ve
    sonra bir seyler elde ettiklerinde onlari
    kutlamaliyiz. Dada okuluna 45 dakika yürüyerek
    ulasiyor. Yolda kanal ilgisini çeker ve sik sik
    kanalin içine iner. Ona kanaldan disari çik
    deriz, kanalin içine inme demeyiz. Dada
    kanaldan çiktiginda hemen onu kutlariz. Kanalin
    içine inmek gibi yanlis bir davranis sergileyen
    otistik bir çocuga sert bir tepki vermek iyi
    olmaz.Tehlike yoksa sakince gözünüzle onu takip
    edebilir ve uygun bir zamanlamayla, kanaldan
    disari çik, diyebiliriz. Otistik çocuklarin
    sagdan mi, yoksa soldan mi yürüyeceklerini
    bilmeleri zordur. Ona soldan yürüme, demeyiz,
    sagdan yürü, deriz. Eger Dada sag tarafa
    geçerse onu kutlariz sagdan yürüyebiliyorsun,
    seninle gurur duyuyoruz, deriz.

28
Iyi Davranista Bulunmak
  • . Baslangiçta düzenli olarak iyi davranis
    gösterdiginde övmelisiniz ve daha sonralari, eger
    otistik çocuk kanala inmeyi biraktiysa, sag
    taraftan yürüyorsa, bu gibi olumlu davranislari
    gösterdiginde övmeyi birakabilirsiniz. Spor
    antrenörleri bu teknigi kullanir. Ilk zamanlar
    bir çok hata yapabilirsiniz. Eger dogru
    zamanlamayla överseniz basarili olursunuz,
    kendinizi iyi hissedersiniz ve basariya tekrar
    ulasirsiniz. Öte taraftan eger otistik bir çocuk
    öncekinde daha fazla hata yapsa bile, onu tekrar
    övebilirsiniz.
  • Neyi Kuvvetlendirebiliyorsunuz?
  • Mesela Matematik dersinde otistik çocuk ben
    matematik yapmam, dedi ve siz de ona uydunuz ve
    sonra beraber kagittan bir ev yaptiniz. Kagit ev
    çok güzel oldu ve bunun için onu övdünüz. Onu
    sen yaptin, bu harika oldu. Bu yöntem yanlistir,
    çünkü siz onun kaçis davranisini övmüs olursunuz.

29
Bos Zamanlari Nasil Degerlendirebilir?
  • Otistik insanlar bos zamanlari degerlendirmede
    basarili degildirler. Bos zamanlari oldugunda ne
    yapacaklarini bilemezler, sasirirlar. Bos zaman
    onlari sikintiya sokar, çünkü ne yapmalari
    gerektigini bilemezler. Tekrarlanan vücut
    hareketleri, sorun davranislar vb. sik sik bu bos
    zamanlardan ötürü ortaya çikar. Arastirmalar
    otistik insanlarda duragan günlük iki önemli
    nokta oldugunu söylüyor.
  • Bunlar ev isleri ve bos zaman. Kendilerinin
    becerisi ve zengin bos zaman otistik insanlar
    için çok önemlidir. Bunun için otistik çocuklar,
    çocukluklarinda hazirlanmalidir.

30
Ev Isi
  • Sadece hayatta kalmak için kendilerine bakmak
    degil, ayni zamanda bir ailenin bir üyesi olarak
    bazi roller üstlenmek onlarda da çok önemlidir.
    Birine yardim etme hissi, insanoglu için
    gereklidir. Mesela sabahlari gazeteyi getirmek,
    ninesine aksam yemeginin hazir oldugunu söylemek
    gibi. Temizlik, bulasik, yemek pisirme bile
    hayatindaki bir rol iken, bunlar otistik
    çocuklara gelecekteki bagimsizliklarini getirir.
    Bos zamanlarda yemek yapmaktan zevk alir.

31
Resim Çizme
  • 4 yasina kadar Dada hemen hemen hiç resim
    çizmedi.
  • Dada kalem tutamazdi ve çizmek için annesinin
    kolunu vinç gibi kaldirirdi.Simdilerde Dada resim
    çizmeyi çok seviyor. Dada her zaman kalemini ve
    resim defterini yaninda getirir. Dadanin
    pratikte hiç kelimesi yok. Annesi, Dada en
    azindan resin yapabildigi için umutlu. Dada küçük
    bos bir yeri bile boyayabildiginde annesi onu,
    mesela Onu sen yaptin gibi sözlerle övdü. Dada
    tren resmini, çizgilerin üzerinden geçerek
    annesinin yardimiyla çizdi. Zamanla Dada
    çizgilerin üzerinden gitmekte isteksiz olacakti
    ve kendi resimlerini çizecekti. Resim hobisi
    Dadayi hayatinda mutlu etti ve bize de yardim
    etti. Çünkü doktor danismasinda sirasini
    beklerken, disarida yemege gittigimizde de Dada
    resim yapiyor.

32
Bizi Ilerleten Sözler
  • Mutlulugun anlamini bilmiyorum. (Dr. Temple
    Grandin)
  • Geçen yaz konferansta ögrendigimiz sözler bizi
    ilerletti. Dr. Temple Grandin hayvancilik
    becerileri uzmani ve Kolorado Eyalet
    Üniversitesinde Hayvan Bilimleri Profesörü. O,
    yüksek fonksiyonlu bir otistik bir kisi.
    Mutluluk, baris, vb. gibi kelimeleri anlamak onun
    için bile zordur. Mutluluk her insanda farkli
    görüntülere neden olur. Bazisi borsada basariyi
    görebilir, bazisi plajda uzanmayi, bazisi sevdigi
    müzigi dinlemeyi, bazisi sicak tatli yemeyi, vs.
    Örnegin satir aralarini okumak gibi bu çesitli
    görüntülerden dolayi kesin olmayan bölümleri
    baskalarina anlatabilirsiniz. Birbirimizle
    belirsiz mutlulugun paylasimini
    hissedebiliriz.Çünkü kendi yasantilarimizdan
    gerekli açiklamayi, durumu anlatan gerekli
    kelimeleri bulabiliriz. Bunu otistik insanlar
    yapamazlar. Otistik insanlar görüntüleri
    kelimelere kadar genisletemezler ama somut
    resimlerle kelimeleri bagdastirabilirler.

33
Resimlerle Düsünme
  • Bu gösteriyor ki, daha somut görsel bilgiyi ve
    degisken kelimeleri resimlerle anlamak kolaydir.
    Otistik insanlar kavramlarla degil resimlerle
    düsünürler. Bu konu hakkinda bir çok kabul görmüs
    fikir vardir. Biz Dadanin resimlerle düsündügü
    kanaatindeyiz. Dada her zaman ayni yoldan gitmek
    ister veya ayni durumda ayni seyleri yapmak
    ister. Bu bize onun resimleri ezberledigini
    gösterir. Hatta süpermarkete gidecegimizi
    söylersek, Dada süpermarkete farkli yollardan
    gidildigi için endiseye kapilir. Bazen Dada sanki
    sözlü konusmaya anlamiyor. Dada harflerle veya
    resimlerle kolayca anlayabilir. Becerilerin
    genellestirilmesindeki zorlugu anliyoruz, diger
    bir degisle Dada farkli durumlarda becerilerini
    kullanamiyor .Bu da Dadanin bireysel, somut
    görsel durumlarla becerilerinin baglantisini
    gösteriyor. Dada somut resimlerde mutluluk,
    sevgi gibi kavramlari dahi düsünebiliyor.

34
Günlük Yasantiyi Gelistirme
  • Rutinler günlük hayatta yaptigimiz düzenli
    islerdir. Günlük hayatta bir çok rutinlerimiz
    vardir. Mesela, kalktiktan sonra yüz yikamak, dis
    firçalamak, giyinmek. Aslinda rutinler günlük
    hayati sekillendirir. Otistik çocugun yararli
    rutinleri arttirmasinda günlük hayatinin düzenli
    olmasi etkilidir.Uygulamasi zor gibi gelse de,
    zor degildir. Neyi, nasil yapacagini resimlerle
    ve somut seylerle otistik çocuklara ögretirseniz,
    yapabilirler. Eger rutinlere bir defa alisirlarsa
    her zaman görevmis gibi yapacaklardir. Rutinleri
    artirmak otistik çocuklarin önceden ne
    yapacaklarini bilmelerini, günlük yasantilarinin
    kolaylasip düzenlenmesini saglayacaktir.Günlük
    hayat faaliyetlerinin ritmi degismezse sorunlu
    davranislar azalir ve disarida yeni bir ise
    baslamayi kolaylastirir.

35
Küçük Adimlari Unutmayin
  • Ilk adim olarak otistik çocuga isi ögrettiginizde
    ,küçük adimlari düsünmelisiniz. Mesela eger
    otistik çocuga haydi dis firçalayalim,
    derseniz, yapmaz. Dis firçalamak dis macununu
    eline almak, kapagi açmak, dis firçasini almak,
    dis firçasini dislerin üzerine koymak, firçayi
    asagi yukari hareket ettirmek, firçayi
    asagi-yukari hareket ettirmek, öne arkaya
    firçalamak, saga sola firçalamak ,muslugu
    kapatmak dis firçasini yikamak bardaga su koymak
    ve düzgün bir sekilde gargara yapmaktir. Otistik
    çocuklara adim adim ve küçük adimlarla bu yollari
    anlatmaniz gerekir.Bazilari otistik çocuklar için
    kolaydir, bazilari degil. Ama övgülerle, adimlari
    asamali olarak ögrenirler. Bölünmüs faaliyet
    süreci, kazanma duygusunu kolaylikla verebilir ve
    kazanma duygusu otistik çocuklarin toptan
    kazanmalarini saglar. Süreçlerin sözlü
    açiklamasi, talimatlar için zordur ve otistik
    çocukla,r bilindigi gibi sözlü iletisim zorlugu
    çekerler. Bu yüzden otistik kisilerin düsünmesini
    resimlerle saglayabilirsiniz. Otistik çocuklara
    bir seri süreçlerin sirali resimlerini
    gösterebilirsiniz Ilk anda isi resimlerle
    yapabilir. Daha sonra isi otomatik olarak
    yapabileceklerdir.

36
Ögretme Tekniklerinin Düzenlenmesi
  • Otizmi olan çocuklarla çalisirken ögretme
    tekniklerinin de görsel ve sistemli hale
    getirilmesi gerekir. Bu düzenlemede göz önünde
    bulundurulmasi gereken 3 temel nokta söyledir
  • 1. Çalisma materyellerinin "soldan saga"
    sistemiyle düzenlenmesi gerekir. Hem bagimsiz
    çalismada, hem de ögretmenle bireysel çalisma
    sirasinda çalisilacak materyeller çocugun
    solunda, tamamlanmis materyellerin içine konmasi
    için kullanilacak olan "bitti sepeti" de çocugun
    saginda yer almalidir. Böylece çocuk saginda
    duran materyeller çalisilip bitti sepetine
    koyuldugunda çalismanin bittigini daha kolay
    anlayabilir.

37
  • 2. Otizmin getirdigi en önemli güçlüklerden biri
    alici dil güçlügü oldugu için, bu çocuklarla
    konusurken kisa cümlelerle ve net bir sekilde
    konusmaya özen gösterilmelidir. "Simdi senden bu
    aktiviteleri bitirip ondan sonra oyun oymani
    istiyorum" gibi uzun bir cümle kullanmak yerine
    "önce çalis, sonra oyna" gibi kisa ve net bir
    komut onlar için çok daha anlasilabilir olur.
    Ayrica konusurken bu çocuklarin görsel
    ipuçlarindan yaralandigi da unutulmamalidir.
    Söyleyeceklerimiz ayni zamanda isaretle
    gösterildiginde daha anlasilabilir hale
    gelecektir

38
  • 3. Egitim sirasinda kullanilan ödül ve
    pekistireçler çocuklarin motivasyonunu artiracak
    sekilde ve bireysel olarak seçilmelidir. Bunlar
    bazi çocuklar için sevdikleri bir yiyecek,
    bazilari için favori bir materyel, bazilari
    içinse sterotipik davranislarina, örnegin bir
    pazilin parçalarini yan yana dizmeye bir süre
    izin vermek olabilir.

39
  • Asagida okuyacaginiz yazi otizm kültürü
    felsefesini ve otizmi olan kisilerin yerine
    kendimizi koyarak onlari daha da iyi
    anlayabilmemiz için bize bir yol gösterici
    olmalidir

40
  • .......Kendinizi söyle çevresel sartlarda
    düsünün Kendi seçiminizin disinda, hiç
    bilmediginiz, dilini bile anlamadiginiz ve
    konusamadiginiz bir ülkeye getirip sizi
    birakiyorlar ve bu ülkede yasamini sürdürmek
    zorundasin diyorlar.
  • Bu ülkenin öncelikle dilini bilmiyorsunuz veya
    yalnizca bir kaç kelime konusabiliyorsunuz.
    Insanlar ancak çok yavas ve kisa cümlelerle
    konusurlarsa anlayabiliyorsunuz. Etrafinizdaki
    insanlar bunu bilseler de hizli ve karmasik
    cümlelerle konusmaya devam ediyorlar ve sizden
    kendilerini anlamanizi bekliyorlar. Onlarla
    iletisim kuramamak ve beklentilerini anlayamamak
    sizi üzüyor ve kaygilandiriyor. ( Konusma ve
    iletisim güçlügü )
  • Bu ülkede bulundugunuz yer çok kalabalik ve çok
    gürültülü. Sokaklarda insaatlar var. Saticilar
    oradan buradan bagiriyorlar. Insaat gürültüsü ve
    saticilarin bagirmalari arasinda yasamak sizin
    için çok zor, çünkü hem gürültüye tahammülünüz
    yok, hem de bu gürültüler arasinda bir türlü
    dikkatinizi toparlayip konsantre olamiyorsunuz.
    Sanki gürültüler kafanizin içinde yankilaniyor. (
    Uyarici bombardimani, sese karsi asiri
    duyarlilik, dikkat daginikligi

41
  • Bu ülkenin kültürü hakkinda hiç bir bilginiz yok.
    Insanlarin beklentilerini anlayamiyorsunuz. Hangi
    hareketleri yaparsaniz insanlarin beklentilerine
    yanit verebilirsiniz, hangilerini yaparsaniz
    garip karsilanir bilmiyorsunuz. Sizin için çok
    normal olan bir yasam tarzi ve ilgi alanlariniz
    bu ülkede kabul gören bir yasam tarzi midir
    bilmiyorsunuz. ( Beklentileri anlayamama,
    sosyallesme güçlügü )
  • Ayrica bu ülkenin parasini kullanmayi da
    bilmiyorsunuz. Parasini kullanmayi bilmediginiz
    gibi, alis veris nasil yapilir, hangi ihtiyaciniz
    nerede satilir, bir dükkana girdiginizde ne
    söylemeniz gerekli bilmiyorsunuz. Ulasim nasil
    yapilir, bilet nereden alinir, neye binip, nereye
    gidilir bilmiyorsunuz. ( Toplumsal becerileri
    ögrenme güçlügü )
  • Bu ülkede insanlar zaman kavramini nasil
    algiliyorlar bilmiyorsunuz. Is kaçta baslar,
    kaçta biter hafta içi ve hafta sonu kavramlari
    insanlar için ne ifade ediyor bilmiyorsunuz. Yani
    yarin ne olacak hafta sonu ne gibi aktiviteler
    sizi bekliyor bilmiyor ve sezemiyorsunuz. (
    Olaylarin siralamasini ve Yakin gelecegi
    sezememe,planlayamama )

42
  • Bunlara ek olarak söyle bir fiziksel yapiniz var
    ki insanlara dokunmaktan ve kendinize
    dokunulmasindan hiç hoslanmiyorsunuz. Ama bu
    ülkede insanlar hep birbirlerine dokunarak
    konusuyorlar. Insanlara dokunulmaktan
    hoslanmadiginizi anlatamiyorsunuz ve bu sizi daha
    da kaygilandiriyor. ( Duyusal problemler )
  • Iste böyle çevresel sartlarda yasamak zorunda
    birakilsaniz ne gibi duygular içinde olurdunuz?
    Herhalde yardim alarak ortama uyum saglayana dek
    sürekli bir belirsizlik ve kaygi içinde yasama
    devam ederdiniz. Iste otizmi olan çocuklar da
    böyle sürekli bir kaygi ve belirsizlik içinde
    yasamaktadirlar. Dilimizi ve beklentilerimizi
    anlayamiyorlar yani alici dil güçlügü yasiyorlar
    ancak onlarla kisa ve net cümlelerle
    konusulmadikça dikkatlerini toplayip konsantre
    olamiyorlar çünkü etraftaki uyaricilar, sesler,
    görüntüler, ayrintilar çok fazla toplumsal
    becerileri yerine getiremiyorlar ancak teker
    teker ögretilmedikçe zaman kavramlari yok,
    olaylarin siralamasini sezip yakin gelecekle
    ilgili plan yapamiyorlar ancak hayatlari
    yapilandirilip belirli bir düzene
    oturtulmadikça.........

43
OTISTIK ÇOCUKLARIN EGITIMI
44
  • . Öncelikle çocugun varolan performansi
    belirlenir ve hangi alanlarda beceri eksikliginin
    oldugu saptanir.
  • 2. Beceri eksiklikleri belirlendikten sonra bu
    beceriler kendi içinde alt basamaklara ayrilir..

45
Yasitlarindan farkli özellikler gösteren birçok
çocuk için egitimin amaci
  • Yetersizliklerin üstesinden gelmelerini saglamak,
  • - Davranis problemlerini azaltmak,
  • - Öz bakim becerilerini gelistirmek,
  • - Akademik beceriler kazandirmak,
  • - Yasamdan mümkün oldugu kadar zevk almalarini
    saglamak olarak siralanabilir.
  • Bu amaçlar dogrultusunda, egitime mümkün oldugu
    kadar erken baslanmasi, çocugun birçok temel
    beceriyi bir an önce kazanarak aile ve toplum
    yasantisina uyum saglamasini kolaylastirmasi
    açisindan yararli olacaktir.

46
Çocukla çalisirken çalismalara nereden ve nasil
baslamaliyiz?
  • 1. Ögrenmeye Hazirlik Becerileri
  • Her çocugun yeni becerileri ögrenmesi için bazi
    temel becerileri ögrenmesi gerekmektedir. Biz bu
    temel becerilere Ögrenmeye Hazirlik Becerileri
    diyoruz. Bunlar
  • Göz Kontagi Kurma
  • Oturma
  • Gel, Otur
  • Basit emirlere uyma olarak siralanabilir.
    Çocukla çalismaya baslarken onun bu becerileri
    kazanip kazanmadigi kontrol edilmeli, eger
    kazanmamissa bu becerileri kazandirmak ana
    hedefimiz olmalidir.

47
  • Göz Kontagi Kurma, çocuga her bana
    bakdendiginde çocugun yetiskinin gözüne bakma
    becerisidir. Eger çocuk hiç göz kontagi
    kurmuyorsa-bir rastlanti sonucu da olsa-bize
    baktigi her zaman onu ödüllendirerek ise
    baslayabiliriz. Daha sonra çocugun bize bakmasini
    istedigimiz zaman, çenesini tutarak, yüzünü
    kendimize çevirerek göz kontagini kurmasini
    saglayabiliriz. Çocuk bu beceriyi çevresindeki
    diger kisilerle yineleyene ve artik herhangi bir
    kimseyle kendiliginden göz kontagi kurmaya
    baslayana kadar, çalismalarimiza devam etmemiz
    gerekmektedir.

48
  • Oturma, çocuktan oturmasi istendigi zaman, onun
    birkaç saniye bile olsa, sandalyede ellerini
    dizlerinin üstüne koyarak oturma becerisidir.
    Çocuga otur dedigimiz zaman, hiçbir tepki
    vermiyorsa, kollarindan tutarak onun sandalyeye
    oturmasini saglamali ve sonrada
    ödüllendirmeliyiz. Kollarindan tutma seklinde
    yapacagimiz yardimi, yavas yavas azaltmaliyiz.
    Çocuk belli bir süre masa basinda oturmayi
    ögrendigi zaman, hem yeni beceriler ögrenmesi
    kolay olacak, hem de masa basinda ailece yapilan
    birçok etkiligi paylasabilecektir.

49
  • Ögrenmeye hazirlik becerilerinin üçüncüsü de,
    basit emirlere uyma becerisidir. Çocuga Gel
    emrini verdigimizde hiçbir tepki göstermiyorsa,
    ona yardim ederek elinden tutmali, istedigimiz
    yere getirerek ödüllendirmeliyiz. Bir süre sonra
    çagrimiza uymasi için elimizle gel isareti
    yapmamiz yetecektir.
  • Çocugu ismi ile çagirdigimiz zaman, bizimle
    birlikte masa basinda oturuyor ve istedigimiz
    zaman bizimle göz kontagi kuruyorsa, artik yeni
    birçok beceriyi kazanmak için hazir durumda
    demektir.

50
2. Özbakim Becerileri
  • Özbakim becerilerini ögretirken, her bir beceriyi
    kolaydan zora giden basamaklara, asamalara
    ayirarak ögretmemiz gerekmektedir. Her beceri
    için en iyi yöntem, en kolay olan en son olan
    asamayla baslamak, sondan basa dogru
    ilerlemektir. Ayrica bu beceriler kendi
    aralarinda kolaydan zora dogru siralanmali, en
    kolayindan baslanarak zora dogru ögretilmelidir.
    Örnegin yemek yemek ile ilgili beceriler,
  • Bardaktan su içmek,
  • El yikamak,
  • Kasikla yemek,
  • Çatalla yemek,
  • Biçak kullanmak seklinde siralarsak, baslangiç
    olarak
  • Bardaktan su içmek becerisini ögrenmek
    gerekmektedir.
  • Ayrica, özbakim becerilerini tamamen ögrenmis
    bile olsa, kazandigi becerileri her zaman
    kullanmasi için çocugu cesaretlendirmeli,
    desteklemeliyiz.

51
3. Tuvalet Egitimi
  • Tuvalet egitiminin tamamlanmasi çok uzun zaman
    alabilir bu cesaretimizi kirmamalidir. Burada en
    önemli nokta, çocuk altina kaçirdigi zaman hemen
    altini degistirmek, düzenli olarak tuvalete
    götürmektir. Böylece islak durmaya alismasi
    önlenerek, islak oldugu zaman rahatsiz olmasi
    saglanmaya çalisilmalidir.
  • Çocugu tuvalete götürmek, tuvalete oturtmak,
    korkuyorsa sarilmak, kucaklamak, ödüllendirmek,
    tuvalet egitiminin temel noktalaridir. Eger
    altini kirletmisse izleyecegimiz yol, hiç tepki
    göstermeden giysisini degistirmek olmalidir

52
4. Konusma Egitimi
  • Otistik özellikteki çocuklarin konusma
    becerilerini gelistirmek için sesleri,
    kelimeleri, zaman zaman da cümleleri taklit
    ettirmek uygun bir yoldur. Bunun için
    çalismalarimizi iki grupta toplayabiliriz.
  • 1. Çocugun kelime hazinesini gelistirmek için
    öncelikle kelimeleri taklit ettirmeliyiz. Bu
    kelimeler
  • a. Özel isimler (kedi adi, anne-baba adi,
    yasadigi sehir vs.)
  • b. Çevresinde gördügü nesnelerin isimleri (çatal,
    kasik gibi mutfak esyalari, hayvanlarin,
    tasitlarin isimleri vs.)
  • c. Fiiller (uyumak, kosmak, yürümek vs.)
  • d. Sifatlar (güzel, çirkin iyi, kötü vs.)

53
  • 2. Çocugun konusmayi bir iletisim araci olarak
    kullanabilmesini saglamak için sorulan sorulari
    anlamak ve cevap verme becerisini
    gelistirebilmek.
  • a. Ne, Kim, Ne yapiyor sorulari
  • b. Nerede sorusu ve içinde, altinda,
    üstünde gibi cevaplar
  • c. Niçin, Neden sorusu ve Çünkü... ile
    baslayan cevaplar çalismalarimizin temelini
    olusturabilir.

54
DAVRANIS PROBLEMLERININ AZALTILMASI
  • Otistik çocuklarda görülen öfke nöbetleri bagirma
    kendine veya çevresine zarar verme gibi
    davranislari çocugun,
  • -çevresine uyumu zorlastirir
  • -yeni beceriler ögrenmesini engeller
  • -birlikte yasadigi kisileri rahatsiz etmesine yol
    açar . Problem davranislari degistirmek, azaltmak
    veya ortadan kaldirmak oldukça güç bir istir.

55
DAVRANIS PROBLEMLERININ AZALTILMASI
  • Davranis problemleri ile çalismaya baslarken
    dikkat edilmesi gereken nokta, davranisin
    nedenini ve hangi ortamlarda ortaya çiktiginin
    fark edilmesidir. Çocuk hangi zamanlarda öne
    arkaya sallaniyor? En çok hangi zamanlarda öfke
    nöbeti geçiriyor? Bir istegi yapilmadigi zaman
    mi, yoksa hiç kimsenin onunla ilgilenmedigi zaman
    mi ellerini isiriyor? Öncelikle bu tip bilgileri
    her problem davranis için bir araya getirmeliyiz.

56
- DAVRANIS PROBLEMLERININ AZALTILMASI
  • Herhangi bir sekilde ödüllendirdigimiz davranisin
    çocuk tarafindan yinelendigi, ödüllendirilmeyen
    davranisin ise azaldigini veya ortadan kalktigini
    hatirimizdan çikarmamaliyiz. Çocugun herkese
    tükürmesi karsisinda, ona bagirmamiz, hatta onu
    dövmemiz bile onun için istemedigimiz bir ödül
    olabilir. Oysa problem davranisi görmezlikten
    gelmeye çalismamiz, olumlu veya olumsuz hiçbir
    karsilik vermemiz ve bunu tutarli bir biçimde
    sürdürmemiz ile davranis azalacaktir. Kuskusuz
    birçok davranisi görmezlikten gelmek oldukça
    güçtür.

57
  • Çocuklarin problem davranislarinin yerini almak
    üzere, bazi olumlu davranislar ögretilebilir.
    Oyun oynamak, televizyon seyretmek, resim yapmak
    gibi çocugun hoslanacagi etkinlikler, baslamis
    bir davranisi durdurmaz, ancak davranisin ortaya
    çikmasini engelleyebilir.
  • d. Eger çocugun davranisi ile ilgili bir önlem
    alindiysa, davranis ortaya çikar çikmaz
    uygulanmaya baslanilmalidir.

58
Kendi kendine zarar veren davranislar
  • Ellerini isirma, basini vurma, kendini tirmalama
    gibi davranislar, hem çocuga fiziksel zarar
    vermekte, hem de anne-babalari saskina
    çevirmekte, endiselendirmektedir. Bu tür
    davranislar azaltilmasi, degistirilmesi en güç
    davranislardir.
  • Simdi çocugun bu tür davranislari karsisinda ne
    tür tepkiler gösterdigimizi düsünelim. Bazen
    kiziyor, bagiriyor ve onu durdurmaya çalisiyoruz.
    Aslinda kaçinilmasi çok zor olan bu tepkiler,
    zaman zaman çocugun davranisini sürdürmesinde
    önemli rol oynamaktadir. Çünkü, davranisi
    sonucunda çevresindeki herkes ona kosmakta, onu
    durdurmaya çalismaktadir. Böylece çocuk, çevrenin
    tüm ilgisini çekmis olmaktadir.
  • Bu tip davranislar karsisinda ilk denememiz
    gereken yo, davranisi görmezlikten gelmektir.
    Aslinda anne-babalar için çocuga seyirci kalmak
    oldukça güçtür ancak bu yol bazi davranislarin
    azaltilmasinda oldukça yararli olmaktadir.

59
-Kendi kendine zarar veren davranislar
  • Çocugun kendisine zarar verdigi bu davranislarin
    genellikle korku,
  • kizginlik, endise, engellenme, yeni bir beceriyi
    ögrenme ve basarisizlik durumunda ortaya çiktigi
    gözlenmektedir. Birçok anne-baba davranisin
    ortaya çikacagi zamani hisseder. Bu durumda
    davranisin ortaya çikmasini engellemek ve çocugun
    içinde bulundugu ortami degistirmek yararli
    olabilir.
  • Çocuga fiziksel zarar veren bu davranislarin
    azaltilmasinda etkili bir yöntemin de ceza oldugu
    düsünülmektedir. Burada ceza, çocugun hiç
    hoslanmadigi bir davranis olabilir. Burada dikkat
    etmemiz gereken nokta, çocuk problem davranisi
    baslatir baslatmaz seçtigimiz cezayi hemen
    uygulamaktir. Ayrica kullandigimiz cezanin ne
    kadar etkili oldugunu gözlemek, etkisiz kaliyorsa
    degistirmek yöntemin bir baska temel noktasidir.

60
-Kendi kendine zarar veren davranislar
  • Kendiliginden Baslayan Hareketler Oturdugu yerde
    öne arkaya sallanma, kollarini çirpma, dönme,
    parmaklarini gözünün önünde hareket ettirme gibi
    davranislarin, çocugun bos kaldigi zamanlarda
    ortaya çiktigi gözlenmektedir. Ayrica, sinirli
    sosyal becerileri olan çocugun yasitlariyla ve
    yetiskinlerle iliski kuramamissa da çocugu bu tip
    davranislara yöneltebilir. Bu davranisi önlemek
    için anne-babanin yaklasimi, çocuga yeni olumlu
    davranislar ögretmek olmalidir. Çocugu sarki
    söylemek, televizyon seyretmek, bir oyuncakla
    oynatmak gibi etkinliklere yönelttigimiz zaman
    istemeyen davranislari azaltacaktir.

61
-Kendi kendine zarar veren davranislar
  • -Öfke Nöbetleri ve Bagirmalar Çocuk çiglik atmaya
    basladigi zaman neler yapiyoruz? Onu durdurmaya
    ugrasiyor, istedigini hemen yapiyor, bazen de
    vuruyoruz. Daha önce açikladigimiz gibi bu tür
    tepkiler davranisin tekrarlanmasini
    önleyemeyecektir. Eger istedigini yerine
    getiriyorsak, bundan sonra istediklerini elde
    etmek için hep bagiracak, çigliklar atacaktir.
    Vuruyorsak, ilk zamanlarda çiglik atmaktan
    vazgeçecek, ancak zaman geçtikçe vurmamiza
    alisacaktir

62
  • Burada gözden kaçirilmamasi gereken önemli nokta,
    çocugun bu tür davranislarla dikkatimizi
    çekmesine firsat vermemek ve farkinda olmadan
    dikkatimizle ödüllendirmemektir. Istedigimiz
    davranislari gösterdigi zaman onu ödüllendirmeye
    çalismaliyiz.
Write a Comment
User Comments (0)
About PowerShow.com