Title: Bulanti ve Kusmaya Yaklasim
1Bulanti ve Kusmaya Yaklasim Kanita Dayali
Degerlendirme
2Kanser tedavisinde kemoterapi ve radyoterapinin
intensifikasyonu hem tedavinin etkinliginin hem
de yan etkilerinin artmasina yol açmistir .
3Tanimlar
Bulanti ve kusma neredeyse hemen bütün kanser
hastalarinin tedavileri süresince karsilastiklari
en önemli ve yasam kalitesini etkileyen yan
etkilerden birisidir.
4Tanimlar
Bulanti Kaçinilmaz bir sekilde kusma ihtiyacinin
hissedilmesidir. Kusma Mide içeriginin zorlu
bir sekilde disari çikartilmasidir.
5Kusma fizyolojisi
Kusma medullar lateral retiküler formasyon
içerisinde yerlesmis kusma merkezinin uyarilmasi
sonucunda orta çikmaktadir.
6Kusma fizyolojisi
- Bu merkeze 5 ana merkezden afferent uyarilar
gelmektedir. - Kemoreseptör trigger zon (CTZ)
- Organlarin vagal ve sempatik afferentlerinden
- Intrakranial basinç degisikliklerini algilayan
orta beyin reseptörlerinden - Hareket ve posizyonu saptayan labirintten
- Yüksek SSS yapilarindan (Limbik sistem)
7Kusma fizyolojisi
- Medulladaki kusma merkezi ilaçlar, patolojik
durumlar veya radyasyon tarafindan uyarilabilir. - Kortikal stimülasyonlar hoslanilmayan durumlar
veya kokular gibi bazi psisik faktörlerden de
etkilenebilmektedir. - Hareket, bulanti ve bazi gastrointestinal
bozukluklar da bu kompleks probleme katkida
bulunabilmektedir.
8Kusma fizyolojisi
Kusma merkezi aktive oldugunda bazi efferent
yollar aktive olmaktadir. Frenik sinir
Diaframi, Spinal sinirler Abdominal
kaslari Visseral sinirler Mide ve
özefagusu uyarirlar ve kusma eyleminin
gerçeklesmesini saglarlar.
9Amaç
Antiemetik tedavinin amaci bulanti ve kusmayi
tamamen yok etmektir. Kemoterapi ve radyoterapi
alan pek çok hastada bu amaca hemen hemen
ulasilmistir. Uzun yillardir yapilan çalismalara
karsin hala hastalarin önemli bir kisminda bu
sorun önemini korumaktadir.
10 Kemoterapiye iliskin bulanti ve kusmanin
gelisimini büyük ölçüde önleme sansi
bulundugundan, bulani ve kusma deneyimini en aza
indirme veya önleme tedavisinde daha baslangiçta
agresif bir tedavi planina baslamak oldukça
önemlidir.
11Kusma nedenleri
- Kemoterapiye bagli kusmalar
- Radyoterapiye bagli kusmalar
- Hastaligin kendisine bagli kusmalar
12Tanimlar
Bulanti ve kusmanin kontrolünü net olarak
açiklayabilmek için tam bir kontrol tanimi
kullanilmalidir.
13Tanimlar
Degerlendirme genellikle kusma epizotlarinin
sayisi ile ifade edilmektedir.
14Tanimlar
Total kontrol Bulanti ve kusma
olmamasi Major kontrol 0-2 veya 1-2 kusma
epizotu Minör kontrol 3-5 kusma epizotu
15Tanimlar
Kusmanin tam olarak kontrolü hiç kusma epizotunun
görülmemesi seklinde tanimlanmaktadir. Bu
düzeyde kontrol hastalarin büyük çogunlugunda ilk
24 saatlik dönem içerisinde saglanmaktadir.
16Buna karsilik bulantinin ortaya çikisina yol açan
faktörler daha az açiklanabilmistir. Bulanti
sadece hasta tarafindan ifade edilebilen bir
semptomdur.
17Bulanti görülme sikligi, kusma sikligi ile
korrelasyon göstermektedir. Ancak kusmadan daha
sik olarak ortaya çikmaktadir. Pek çok
kontrollü çalismada kusmanin bulantidan daha iyi
kontrol edilebildigi gösterilmistir.
18Kanita Dayali Tip
Düzey Kanit Tipi
I Kanitlar, iyi dizayn edilmis çok sayida meta analizden ve kontrollü çalismadan elde edilmistir.
II Kanitlar, en az iyi dizayn edilmis bir deneysel çalismadan elde edilmistir.
III Kanitlar iyi dizayn edilmis non-randomize, kontrollü, tek-grup, pre-post, kohort, zaman, eslestirilmis vaka kontrollü deneysel çalismalardan elde edilmistir.
IV Kanitlar iyi dizayn edilmis karsilastirmali ve korrelasyon tanimli çalismalar gibi deneysel olmayan çalismalardan ve olgu çalismalarindan elde edilmistir.
V Kanitlar olgu sunumlarindan ve klinik deneyimlerden elde edilmistir.
19Kanita Dayali Tip
ÖNERI DERECELERI
Derece
A Kanitlar düzey I e dayalidir veya II, III, IV düzeyde kanit saglayan pek çok çalisma mevcuttur.
B Kanitlar düzey II, III, IV e dayalidir ve bulgulari genellikle tutarlidir.
C Kanitlar II, III, IV e dayalidir ancak bulgular tutarli olmayabilir
D Çok düsük düzeyde veya hemen hiç olmayan ampirik kanitlar mevcuttur.
20- Akut kusma
- Gecikmis kusma
- Beklenti kusmalari
- Radyoterapiye bagli kusmalar
- Yüksek doz kemoterapide kusmalar
-
21Akut Kusma
Kemoterapiden sonraki 0 ile 24. saatler
arasinda ortaya çikan kusmayi tanimlamaktadir.
22Akut Kusma
- Antiemetikler Yüksek terapötik indeks-
- Serotonin reseptör antagonistleri
- Kortikosteroidler
-
23Akut Kusma
Serotonin Antagonistleri
24Dozlar
Serotonin Antagonistleri
Dolasetron (Anzemet) 100 mg veya 1,8mg/kg iv Kemoterapiden önce, bir kez
Dolasetron (Anzemet) 100 mg po Kemoterapiden önce, bir kez
Granisetron (Kytril) 1 mg veya 0,01 mg/kg iv Kemoterapiden önce, bir kez
Granisetron (Kytril) 2 mg po Kemoterapiden önce, bir kez
Ondansetron (Zofran) 8 mg veya 0,15 mg/kg iv Kemoterapiden önce, bir kez
Ondansetron (Zofran) Oral doz degisiktir (12-24 mg/dl) Kemoterapiden önce, bir kez (2-3 defa/gün gecikmis kusmada
Tropisetron (Novoban) 5 mg iv Kemoterapiden önce, bir kez
Tropisetron (Novoban) 5 mg po Kemoterapiden önce, bir kez
25Akut Kusma
Serotonin Antagonistleri
Ilaç esdegerliligi
26Akut Kusma
Serotonin Antagonistleri
Bu ajanlar etkilerini ayni mekanizma ile, tip
3 serotonin reseptör antagonizmasiyla
göstermektedirler. Bu reseptöre karsi yüksek
selektivite gösterirler.
27Akut Kusma
Serotonin Antagonistleri
Ayni düzeyde düsük yan etki oranlarina
sahiptirler. Hafif bas agrisi, geçici
asemptomatik transaminaz yükseklikleri, kabizlik
en sik rapor edilen yan etkileridir
28Akut Kusma
Serotonin Antagonistleri
Ilaç esdegerliligi Kanit düzeyi I
Önerilme derecesi A
29Akut Kusma
Serotonin Antagonistleri
Ilaç dozlari
30Akut Kusma
Serotonin Antagonistleri
Ilaç dozlari Dolasetron, granisetron ve
ondansetron sik olarak doz yönünden
arastirilmistir. Tropisetron için ise az sayida
çalisma mevcuttur. Genellikle reseptörler bir kez
doyurulduktan sonra yüksek dozlarda daha yüksek
etki elde edilemez.
31Akut Kusma
Serotonin Antagonistleri
Ilaç dozlari Kanit düzeyi I Önerilme
derecesi A
32Akut Kusma
Serotonin Antagonistleri
Ilaç uygulama semasi
33Akut Kusma
Serotonin Antagonistleri
Ilaç uygulama semasi Pek çok çalismada multipl
doz ve tek doz uygulamalari karsilastirilmistir.
En düsük tam dozu kullanan tek doz uygulama
rejimleri ekonomik yararlar ve az sayida yan etki
görülmesini saglamislardir.
34Akut Kusma
Serotonin Antagonistleri
Ondansetron, granisetron, ve dolasetron ile
yapilan çalismalarda tek doz uygulamanin multipl
doz uygulamaya esdeger etki sagladigi
gösterilmistir.
35Akut Kusma
Serotonin Antagonistleri
Ilaç uygulama semasi Kanit düzeyi I
Önerilme derecesi A
36Akut Kusma
Serotonin Antagonistleri
Ilaç uygulama yolu
37Akut Kusma
Serotonin Antagonistleri
Ilaç uygulama yolu Oral ve intravenöz uygulama
yollari degisik çalismalarda arastirilmistir. Bu
ilaçlarda bioyararlanim 50-80 arasinda rapor
edilmistir.
38Akut Kusma
Serotonin Antagonistleri
Ilaç uygulama yolu 5-HT3 reseptörler
barsaklardaki enterokromaffin hücrelerde yüksek
oranda bulundugundan oral kullanimin bu ilaçlar
için daha uygun olabilecegi varsayilabilir.
39Akut Kusma
Serotonin Antagonistleri
Ilaç uygulama yolu Kanit düzeyi I
Önerilme derecesi A
40Akut Kusma
Kortikosteroidler
41Akut Kusma
Kortikosteroidler
Kortikosteroidler akut kusmada yüksek terapötik
indekse sahiptirler. Yaygin olarak
kullanimdadirlar. Yüksek derecede emetojenik
kemoterapilerde serotonin antagonistleri ile
birlikte kullanildiklarinda daha degerlidirler.
42Akut Kusma
Kortikosteroidler
Ilaç esdegerliligi ve uygulama yolu
43Akut Kusma
Kortikosteroidler
Ilaç esdegerliligi ve uygulama yolu Deksametazon
ve metilprednizolon en çok arastirilan
kortikosteroidlerdir. Ancak karsilastirmali
çalismalar mevcut degildir. Deksametazon degisik
formlarda bulunmasi ve yayginligi nedeniyle
avantajlidir.
44Akut Kusma
Kortikosteroidler
Ilaç esdegerliligi ve uygulama yolu Kanit
düzeyi IV Önerilme derecesi C
45Akut Kusma
Kortikosteroidler
Ilaç dozlari ve uygulama semasi
46Akut Kusma
Kortikosteroidler
Ilaç dozlari ve uygulama semasi Bu konuda bazi
karsilastirmali çalismalar yapilmistir. Bulgular
tek doz uygulamalarin multipl dozlar kadar etkin
oldugunu göstermistir. Yan etkileri az görülen bu
grup ilaçlarda kan sekerinde yükselmeler ve uyku
bozukluklari sik görülen yan etkilerdendir.
47Akut Kusma
Kortikosteroidler
Ilaç dozlari ve uygulama semasi Kanit
düzeyi II Önerilme derecesi B
48Akut Kusma
Antiemetikler Düsük terapötik indeks- Dopamin
antagonistleri, Butirofenonlar, Fenotiazinler,
Kannabinoidler
49Akut Kusma
Düsük terapötik indeks
Özellikle yüksek kusma riski olan kemoterapilerde
bu gruptaki ilaçlarin kullanimini yeterli bulan
ve destekleyen çalismalar yoktur. Bu
antiemetikler serotonin antagonistlerine dirençli
veya intolere hastalar için bir seçenek olarak
degerlendirilebilirler.
50Akut Kusma
Benzodiazepinler-Antihistaminikler
Genellikle baska antiemetiklerle birlikte
kullanilmalari önerilmektedir. Tek ajan olarak
kullanilmalari önerilmez Kanit düzeyi II
Önerilme derecesi B
51Akut Kusma
Kombinasyon Antiemetikler
Serotonin antagonistlerinin kortikosteroidlerle
birlikte verilmesi önerilmektedir. Kanit
düzeyi I Önerilme derecesi A
52Akut Kusma
Risk faktörleri
Hastaya ait özellikler Bir önceki tedavi
yetersiz kontrol Kiz cinsiyet Genç yas
53Akut Kusma
Risk faktörleri
Kemoterapötik ilaçlara ait özellikler
Emetojenik potansiyel farkliliklari
54Akut Kusma
Yüksek risk-Sisplatin
- Sisplatine bagli kusmaya iliskin önemli sayida
bilgi vardir. Bu - Onkolojide yaygin kullanimi
- Hemen her hastada (gt99) kusma olusturmasi
- Antiemetik testlere model olusturmasindan
kaynaklanmaktadir.
55Akut Kusma
Yüksek risk-Sisplatin
Genellikle bir antiemetik ilaç Sisplatine bagli
kusmayi önlemede etkin ise diger
kemoterapötiklere bagli kusmalarda da etkili
olarak kabul edilmektedir. Sisplatin dozu
arttikça erken ve geç dönemdeki kusmanin kontrolü
zayiflamaktadir.
56Akut Kusma
Yüksek risk-Sisplatin
Kemoterapi öncesinde bir reseptör antagonisti ve
bir kortikosteroid preparatinin birlikte
uygulanmasi önerilmektedir. Kanit düzeyi I
Önerilme derecesi A
57Akut Kusma
Yüksek risk-Non-Sisplatin
Kemoterapi öncesinde bir reseptör antagonisti ve
bir kortikosteroid preparatinin birlikte
uygulanmasi önerilmektedir. Kanit düzeyi I, II,
III, EC Önerilme derecesi A-B
58Akut Kusma
Yüksek risk-Non-Sisplatin
Bu grup için kusma riski 30dan fazla ancak
sisplatinden daha düsüktür. Eger kusma sikligina
göre bakilacak olursa yüksek doz siklofosfamid,
dakarbazin, nitrojen mustard yüksek riskli olarak
kabul edilebilir. Bunlarda 90dan daha sik kusma
olabilir.
59Akut Kusma
Yüksek risk-Non-Sisplatin
Bu gruptaki diger ilaçlarda kusma genellikle
yüksek dozlarda kulalnildiginda ortaya
çikmaktadir. (Antrasiklin, nitrozoüre,
sitarabin) Bu gruptaki ilaçlarla olusan kusmanin
önlenmesinde degisik derecede kanitlar mevcuttur.
60Akut Kusma
Orta risk
Bir kortikosteroid preparatinin uygulanmasi
önerilmektedir. Kanit düzeyi III, IV,
EC Önerilme derecesi B-D
61Akut Kusma
Düsük risk
Kemoterapi öncesinde rutin bir antiemetik tedavi
uygulanmasi önerilmez. Kanit düzeyi V,
EC Önerilme derecesi D
62Akut Kusma
Kombinasyon kemoterapisi
Kombinasyon tedavisinde yer alan
kemoterapötiklerden en yüksek emetojenik ilaç
esas alinarak uygun antiemetik tedavi
planlanmalidir. Kanit düzeyi IV Önerilme
derecesi D
63Gecikmis Kusma
Tanim
Kemoterapi uygulamasindan 24 saat sonra ortaya
çikan kusma ataklaridir.
64Gecikmis Kusma
Gecikmis kusmada nörofizyolojik mekanizmalar
henüz tam olarak anlasilamamistir. Dolayisiyla bu
konudaki korunma tedavilerinin pek çogu ampirik
yaklasimlara dayanmaktadir. Çok az sayida
antiemetik bu grup kusma ataklari için denenmis
ve kullanilmistir.
65Gecikmis Kusma
Antiemetikler
- Kortikosteroidler
- Serotonin antagonistleri
- Metoklopramid
66Gecikmis Kusma
Kortikosteroidler
En sik kullanilan ilaç grubudur. Oral forma sahip
olmasi, düsük maliyet, yaygin olarak
bulunabilmesi avantajli kilmaktadir. Kisa süre
kullanildigi için çok miktarda yan etki ortaya
çikmamaktadir.
67Gecikmis Kusma
Kortikosteroidler
Akut kusma tedavisinde ve baska kullanim
alanlarinda oldugu gibi doz ve uygulama planlari
normal formal testlerle gösterilmemistir.
68Gecikmis Kusma
Kortikosteroidler
Genellikle 2 doz halinde kullanilirlar. En çok
kullanilan formu ise deksametazon
olusturmaktadir. Oral kullanim yaygindir.
Intramusküler kullanima ait dökümanlar vardir,
ancak oral kullanima karsi üstünlügü
gösterilememistir.
69Gecikmis Kusma
Metoklopramid
Oral kortikosteroidlerle kullanildiginda etkin
oldugunu gösteren pek çok çalisma vardir.
Genellikle iyi tolere edilmekle beraber bazen
distonik reaksiyonlar olusturmaktadir.
70Gecikmis Kusma
Serotonin Antagonistleri
Özellikle ondansetron ve granisetronun tek tek
kullanimi veya kortikosteroidlerle birlikte
kullanildigi pek çok çalisma vardir. Fakat bu
çalismalarda elde edilen sonuçlar degiskendir.
71Gecikmis Kusma
Serotonin Antagonistleri
Doz ve uygulama semalari net olarak ortaya
konulamamistir. Genellikle oral olarak
kullanilmaktadirlar. Yan etkileri akut kusma
tedavisinin kullaniminda karsilasilanlarla
aynidir.
72Gecikmis Kusma
Kombinasyonlar
Akut kusma ataklarinda oldugu gibi kombinasyon
tedaviler gecikmis kusmada da etkin
görünmektedir. Metoklopramid-deksametazon,
sisplatine tedavisine bagli gecikmis kusmalarda
etki bulunmustur. Ayrica ondansetron ve
deksametazon kombinasyonunun metoklopramid-deksame
tazon kombinasyonu kadar etkin oldugu
gösterilmistir.
73Gecikmis Kusma
Risk faktörleri
Hastaya ait özellikler Akut kusmanin yetersiz
kontrol edilmis olmasi Kiz cinsiyet Önceki
tedavi uygulamalarinda kusma
74Gecikmis Kusma
Risk faktörleri
Uygulanan kemoterapötikler Sisplatin Diger
ilaçlarla ortaya çikan gecikmis kusmaya ait çok
fazla bilgi yoktur
75Gecikmis Kusma
Yüksek risk-Sisplatin
Kortikosteroidlerle beraber metoklopramid veya
5HT3 antagonisti verilebilir. Kanit
düzeyi I Öneri derecesi A
76Gecikmis Kusma
Yüksek risk-NonSisplatin
Profilaktik kortikosteroid tek ajan olarak
kullanilabilir. Ayrica kortikosteroid-metokloprami
d veya kortikosteroid-5HT3 antagonisti
kombinasyonu verilebilir. Kanit
düzeyi III-V Öneri derecesi B-D
77Gecikmis Kusma
Orta risk
Bu grupta yer alan ilaçlarla uygulanan tedaviler
için belirli bir kusma önleyici tedavi yaklasimi
bulunmamaktadir. Kanit düzeyi V-EC Öneri
derecesi D
78Beklenti Kusmalari
Tanim
Genellikle daha önceki tedavi uygulamalarinda
yetersiz veya kötü kusma kontrolü saglanmis
hastalarda görülmektedir. Özellikle hareket
hastaligi gibi öyküleri olanlarda daha
belirgindir. Kanit düzeyi III-V Öneri
derecesi B-D
79Beklenti Kusmalari
Korunma
Kemoterapiye bagli kusmanin engellenmesi beklenti
kusmalari için en önemli korunma yöntemidir. Bu
nedenle akut ve gecikmis kusma ataklarinin
önlenmesi için en aktif yöntemler
uygulanmalidir. Kanit düzeyi III Öneri
derecesi D
80Beklenti Kusmalari
Tedavi
Eger beklenti kusmalari ortaya çikmissa
desensitizasyon saglayacak davranissal
yaklasimlar etkindir ve bu yönde çaba
gösterilmelidir. Kanit düzeyi III Öneri
derecesi B
81Beslenme Destegi
Hastalara asagidaki yiyeceklerden yemeleri
önerilir. Temiz sivilar/buz
cips Tost, kraker Serbet,
yogurt Meyveler ve sebzeler
Derisi alinmis pisirilmis tavuk
82Beslenme Destegi
Asagidaki yiyeceklerden kaçinilmasi
önerilir. Yagli, Baharatli ve
aci, Kuvvetli kokusu olan,
83Beslenme Destegi
Diger tavsiyeler Az miktarda ve sik beslenme,
asiri yemeden kaçinma Servis edilen yiyeceklerin
oda isisinda olmasi yeterlidir. Sicak yemekler
bulantiyi arttirabilir. Radyasyon tedavisi veya
kemoterapiden 1-2 saat önce yemek yenilmemelidir.
84Yüksek doz kemoterapi
5HT3 antagonistlerinin kortikosteroidlerle
beraber kombinasyonu önerilmektedir Kanit
düzeyi II-III Öneri derecesi C
85Radyoterapiye bagli kusma
- Radyoterapi uygulamasina bagli olarak kusmanin
ortaya çikisi degiskendir. - Hastalarin çok az bir kisminda radyoterapi yüksek
emetojenik özellik tasimaktadir. - Genellikle radyoterapi alani risk faktörü olarak
kabul edilmektedir. - Ancak doz ve fraksinasyonun da birer risk faktörü
olabilecegi düsünülmektedir.
86Radyoterapiye bagli kusma
Yüksek risk
Total vücut isinlamasi uygulanan hastalar kusma
açisindan yüksek risk tasiyan grubu
olusturmaktadirlar.
87Radyoterapiye bagli kusma
Yüksek risk
Bu grup hastalarda kortikosteroidlerle beraber
veya tek olarak 5HT3 antagonistlerinin kullanimi
önerilmektedir. Kanit düzeyi II-III Öneri
derecesi B-C
88Radyoterapiye bagli kusma
Orta risk
Vücut yarisina, üst abdomene, abdomino-pelvik
alana yapilan radyoterapilerle mantle ve
kraniospinal radyoterapiler ve kranial
radyo-cerrahi uygulanan hastalar kusma yönünden
orta derecede risk grubun olustururlar.
89Radyoterapiye bagli kusma
Orta risk
5HT3 antagonistlerinin veya dopamin reseptör
antagonistlerinin her uygulama öncesinde
kullanimi önerilmektedir. Kanit
düzeyi II-III Öneri derecesi B
90Radyoterapiye bagli kusma
Düsük risk
Sadece kranial, bas-boyun, pelvis ve toraksa
uygulanan radyoterapiler kusma yönünden düsük
risk olusturmaktadir.
91Radyoterapiye bagli kusma
Düsük risk
Tedavi ihtiyaç duyuldugunda planlanmalidir. Rutin
uygulama gerekli degildir. Dopamin ve serotonin
reseptör antagonistleri kullanilabilir. Kanit
düzeyi IV-V Öneri derecesi B-D
92Nonfarmakolojik yöntemler
- Dikkati baska yöne çekme, düs kurma
- Gevseme teknikleri
- Biofeedback
- Sistemik duyarsizlastirma
- Hipnoz
- Masaj
93Comparison of the efficacy and side-effects of
ondansetron and metoclopramide-diphenhydramine
administered to control nausea and vomiting in
children treated with antineoplastic
chemotherapy a prospective randomized study V.
Köseoglu (2), A. E. Kürekçi (1), Ü. Sorici (1),
A. A. Atay (1), O. Özcan (1) (1) Department of
Paediatrics, Gülhane Military Medical Academy and
Medical School, 06018-Etlik, Ankara, Turkey(2)
Department of Paediatric Oncology, Gülhane
Military Medical Academy and Medical School,
06018-Etlik, Ankara, Turkey, E-mail
vedatnur_at_superonline.com, Tel. 90-312-321 2426,
Fax 90-312-323 3322 Abstract Nausea and
vomiting following antineoplastic therapy in
patients receiving chemotherapy remains a
problem. To prevent nausea and vomiting due to
antineoplastic therapy, many types of drugs have
been used. Ondansetron and the combination
metoclopramide-diphenhydramine have been widely
used in children. In this prospective randomized
study these drugs were compared both for their
efficacy and side-effects in children treated
with antineoplastic chemotherapy (with and
without cisplatin) the number of chemotherapy
courses being equal in both groups. Ondansetron
gave complete anti-emetic cover in five of nine
courses in patients treated with cisplatin.
Metoclopramide-diphenhydramine gave complete
anti-emetic cover in one out of nine courses, and
17 out of 23 courses in patients treated without
cisplatin. Metoclopramide-diphenhydramine
produced side effects in nine courses whereas
ondansetron produced side-effects in three
courses. Conclusion Ondansetron appeared to be
superior to metoclopramide-diphenhydramine in the
control of emesis induced by chemotherapy
regimens containing cisplatin. The results of the
present prospective randomized study indicate
that ondansetron is a useful anti-emetic in the
treatment of chemotherapy-induced emesis.
European Journal of Pediatrics Volume 157
Issue 10 (1998) pp 806-810